Antik Keşif Günlükleri – Bölüm I

IconNameRarityFamily
Antik Keşif Günlükleri - Bölüm I
Antik Keşif Günlükleri - Bölüm I1
Rarstr
Non-Codex Series, Antik Keşif Günlükleri - Bölüm I
Antik Keşif Günlükleri - Bölüm II
Antik Keşif Günlükleri - Bölüm II1
Rarstr
Antik Keşif Günlükleri - Bölüm I, Non-Codex Series
Antik Keşif Günlükleri - Bölüm III
Antik Keşif Günlükleri - Bölüm III1
Rarstr
Antik Keşif Günlükleri - Bölüm I, Non-Codex Series
items per Page
PrevNext
Table of Content
Antik Keşif Günlükleri - Bölüm I
Antik Keşif Günlükleri - Bölüm II
Antik Keşif Günlükleri - Bölüm III

Antik Keşif Günlükleri - Bölüm I

Antik Keşif Günlükleri - Bölüm I
Antik Keşif Günlükleri - Bölüm INameAntik Keşif Günlükleri - Bölüm I
Type (Ingame)Görev Eşyası
FamilyNon-Codex Series, Antik Keşif Günlükleri - Bölüm I
RarityRaritystr
DescriptionÇember şeklinde bir girişe sahip harabelerin önünde bulunan bir keşif günlüğü.
Günlüğün sahibi bir zamanlar Mondstadt'a hükmeden aristokratlardan biri olabilir.
...
Hava bugün de soğuk.
Kar ve rüzgar hafiflemeye başlasa da, insan hızla esen rüzgarlarla karşılaşınca gözlerini sımsıkı kapatmak zorunda kalıyor.
Böyle durumlarda, rüzgarın ve karın şair tarafından sararmış demir bir kılıcın darbelerine benzetildiği kadim dize geliyor insanın aklına.

Yine de Usta Landrich'in bir zamanlar dediği gibi kişi, önüne nasıl zorluklar çıkarsa çıksın yılmadan yola devam etmelidir.
Mondstadt'a büyük başarılarla dönmeliyiz.
Sadece bu şekilde Usta Landrich'in beklentilerini karşılayabilir ve ailemin adını onurlandırabilirim. Ancak o zaman ayaklanma planları yapanların küstahlıkları sonsuza dek kesilir.

Yazıttan yola çıkarak, güneydoğu harabelerindeki mahzeni keşfetme planımızdan vazgeçtik ve onun yerine kilitli bir gizemli odaya gitme kararı aldık.
Usta Eberhart tarafından deşifre edilen yazıta göre, odada Gümüş Yıldızından dövülmüş silahların yanı sıra etkileyici kadim freskler de varmış.
Gerçekten de öyleyse bu, son yılların en önemli arkeolojik keşfi olabilir.

En azından Usta Ingbert böyle söyledi ama ben, sadece birkaç gün önce kar fırtınasında kaybettiğimiz dostlarımızı hâlâ unutamıyorum.
Usta Eberhart, onların çocukluktan beri titizlikle eğitilmiş aristokrat çocukları olduğunu ve kendi başlarına kampa dönme konusunda hiçbir sorun yaşamayacaklarını söylemişti. Bunun doğru olmasını umuyorum.

Yakında harabelerin iç kısımlarında daha derin araştırmalar yapmak üzere Güney Kampı'ndan ayrılacağız.
Bu sefer, içeri girmeden önce harabelerin sağlamlığını iyi kontrol etmemiz önemli.

Antik Keşif Günlükleri - Bölüm II

Antik Keşif Günlükleri - Bölüm II
Antik Keşif Günlükleri - Bölüm IINameAntik Keşif Günlükleri - Bölüm II
Type (Ingame)Görev Eşyası
FamilyAntik Keşif Günlükleri - Bölüm I, Non-Codex Series
RarityRaritystr
DescriptionBuzla kaplı harabelerin bodrumunda bulunan bir keşif günlüğü.
Günlüğün sahibi bir zamanlar Mondstadt'a hükmeden aristokratlardan biri olabilir.
Başımıza gelen trajik olaydan dolayı, ne yazık ki önceki tüm seyir kayıtlarımı kaybetmiş olabilirim.
Araştırma notlarının kaybolması, çok talihsiz bir durum ancak burası gerçekten çok tehlikeli.

O büyük kapıları açmayı maalesef başaramadık.
Nihayetinde elimiz boş halde, Usta Ingbert'in görmeyi çok istediği freski ve eski silahları göremeden döndük.
Güney Kampı'na döndüğümüzde, kar fırtınasında kaybolanlardan hâlâ bir işaret yoktu.
Küçük bir ihtimal de olsa dağdan inmeyi başardıklarını, şimdi erzak ve yardım ile birlikte buraya doğru geldiklerini ummaktan başka çaremiz yok.
Elimizdeki erzakın kısa bir süre sonra tükeneceği kesin.
Bunu söylemek biraz acımasızca olabilir ancak gizli odanın yuvarlak kapısından hemen önce gerçekleşen çöküntü, Nick'i taşıdığı tüm erzak ve yakıtla birlikte aldı götürdü.
Harabelere girmeden önce harabelerin yapısal bütünlüğünü kontrol etmemiz gerektiğini söylemiştim. Bunu ona söylediğimi net bir şekilde hatırlıyorum.

Böyle acımasızca konuşmama, son birkaç gün içinde peş peşe gerçekleşen talihsiz olaylar sebep oluyor olabilir.
Belki de içinde bulunduğumuz çaresizliğin doğal bir sonucu olarak böyle konuşuyorumdur.

Usta Eberhart'ın bu kadar zorlu şartlarda bile sakinliğini koruyabilmesi gerçekten hayranlık uyandırıcı. Belki de genç bir aristokratın gerçekten de bu kadar azimli olması gerekiyordur.
Sanırım Usta Landrich'in verdiği karar mantıklıymış.
Eberhart gayrimeşru bir çocuk olsa da, bir aristokratın yapması gerekenleri oldukça iyi, hatta birçok aristokrattan çok daha iyi bir şekilde yapabiliyor.

Fırtına biraz dinince, Eberhart'ın önerisi doğrultusunda güneybatı harabelerindeki mahzene gideceğiz.
Deşifre edebildiği yazıtlardan yola çıkarak, içinde oldukça eski bir şey olabileceğini düşünüyoruz.
Buranın soğuğunun, her şeyi olduğu gibi korumak gibi tuhaf ve anlaşılmaz bir etkisi var.

Kaybettiğimiz yoldaşlarımızı utandırmamalıyız.
Daha da önemlisi, Usta Landrich'i hayal kırıklığına uğratmamalıyız.
Yoksa, çok geçmeden gladyatör arenasında canavarlar ile savaşmam gerekebilir.
Canavarları yensem bile, muhtemelen Eberhart'ın kölesi ile aynı kaderi paylaşırım ve Lawrence Klanının kızıl saçlı celladının kılıcıyla tanışırım.

Antik Keşif Günlükleri - Bölüm III

Antik Keşif Günlükleri - Bölüm III
Antik Keşif Günlükleri - Bölüm IIINameAntik Keşif Günlükleri - Bölüm III
Type (Ingame)Görev Eşyası
FamilyAntik Keşif Günlükleri - Bölüm I, Non-Codex Series
RarityRaritystr
DescriptionEjdersırtı'nın güneş alan tarafındaki kampta bulunan bir keşif günlüğü.
Günlüğün sahibi bir zamanlar Mondstadt'a hükmeden aristokratlardan biri olabilir.
Bu yerin tarihi mi manzarayı daha kasvetli gösteriyor, yoksa manzaranın kasvetliliği mi bu yerin sevimsiz görünmesine neden oluyor?
Bu araştırma sırasında yaşananlar yüzünden böyle düşünceler aklıma geliyor olabilir mi?
Yoksa kan kaybı ve aşırı soğuk yüzünden keçileri mi kaçırıyorum?
Cevap ne olursa olsun, bunların günlüğüme yazdığım son şeyler olacağından eminim.

Sonuçta Eberhart'ın planı başarısız oldu... Aslında, hayır... Başarılı olduğu söylenebilir.
Şimdi dönüp baktığımda yaptıklarının çok bariz olduğunu görüyorum. Ne yaptığını hiçbirimizin fark etmemesine şaşırıyorum. Düşünüyorum da yolda bizden ayrı düşen dostlarımız da onun bu ihanetine kurban gideceklerdi. Yuvarlak kapılı gizli odanın önünde mağaranın çökmesi de kesinlikle onun planının bir parçasıydı.

Ancak her şey olup bittikten sonra, Usta Ingbert ile beni güneydoğu harabelerindeki mahzene götürüp mızrağını çıkarttığında olayı anlayabildim.
Onun "Kara gömülü kayıp medeniyet" ve "tanrılardan gelen bir güç" lafları da sadece oyalama konuşmalarıydı. Ingbert'in keşfetmeye ve maceraya olan sevdasını biliyordu ve onu kimseden yardım alamayacağı ıssız bir yere getirmek üzere aklını çelmek için bunu kullandı...
Sonuçta enine boyuna düşünüldüğünde, her şey onun gayrimeşru bir çocuk olmasına bağlanıyor.
Mızrak kaba bir silahtır, aristokratlara yakışmaz. Mızrak kullanmayı, sırf ustasını burada öldürebilmek için gizlice mi öğrendi acaba? Böylece klanı ele geçirmeye yönelik planının önündeki bir engelden daha kurtulacaktı.

Şimdi düşünüyorum da Usta Parsifal'ın itaatsizliğinde, şövalye gibi davranma sevdasında ve nihayetinde ülkeden ayrılmasında onun parmağı olsa gerek.

Mızrağını Ingbert'e sapladığı anı unutmam mümkün değil.
Biz birlikte büyüdük ama hiçbirimiz onun nazik ve hoş davranışlarının arkasında saklanan canavarı göremedik.
Landrich, keşiften döndükten sonra zaten klanın liderliğini ona vermeyi planlıyordu. Eğer Eberhart, Landrich'in planlarını bilseydi belki bunların hiçbiri yaşanmazdı...
Belki de Eberhart Landrich'in planlarını çoktan biliyordu ve klan liderliği el değiştireceğinden, şansını artırmak için bu fırsattan istifade etmeye de bu nedenle karar vermişti...

Mondstadt'a dönemeyeceğim için özür dilerim Priscilla.

Bunu okuyorsanız lütfen Landrich'i uyarın.
Eberhart da ciddi bir şekilde yaralandı ama hâlâ Mondstadt'a dönebilir.
Dönmeyi başarabilirse... İsyanının başarıya ulaşması için önünde sadece tek bir engel kalmış olacak.

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *

TopButton